
Nasıl Olsa Olcaktı! It Would Be Anyway
2021
Sevim Burak'ın Yanık Saraylar kitabındaki Pencere isimimli öyküsünden kelimeleri devşirilerek yazılmıştır.
The story of Sevim Burak "Pencere" has been transformed.
NASIL OLSA OLACAKTI
Bir taş düşecek aşağıya.
Pencere karanlıkla bitince ‘Sen de gelsene’ bekliyordum.
‘Ben varım’ yaparmış gibi perdesiz duygulanıyordum…
Ölüm getirmesem de olur ölmesi diyor pencereme bakıp,
Yeşil sonra bulutla terasa mor çıkıyor.
Kıl inceliğinde uçlarına uçmak istermişcesine aklımı tutup Bulutu perdede sıkıştırıyordum.
NE YAPSAM
Ölmek taş gibi bana bakıyor, aşağıya sallanıyor.
Ölümünü sallıyor.
Ağzı çarpılmış gülümsemenin delik açıp kesiştiği ağlamalar
Gürültüyle içine sevgi silkeliyor.
HER ŞEYİN ANLAMI kısalıyor pencereme koşuyor ‘Yardım Et’ diyor.
Kurtarmak istemiyorum…
DÜŞÜNÜYORUM
Şimdi taşları ayrı ayrı
Yaz penceremin önünde bana sargılı
Kırmızı güllü yalnızlığıma astığı düşünüleri kalabalıklara saklasam
Birazdan insanın kendi yetişiyor.
Kadın başıma başlarmışcasına başlıyorum evi,
Ölümlü ayaklarım iyileşmemiş cesedinin üstünde hopluyor.
Toplanıp içimden geçeni deliğin yuvarlağı kadar bakıp sokaklara
Beni uykusuz benimle son dakikaya kuruyorum.
Umudum kendi ölüsüne sargılı, duvarına gururla sağlam bir şeyin iplerini yapıyor.
Durduğu gerçek kadar kurtulup çözülüvereceğini görüyorum ucunu bilmiyorum.
Bir bulut yumuşayıp bir renge akşamlara çamaşır asacaktı diyor ölüm.
Tek anlaşılmaz üstünde bir sürü hayal iyi değiliz.
Yerini çizdiğim mutlu bir ev büyütüyordum.
ALIŞMIŞTIM.
Perdenin ne düşündüğünü bilmiyorum.
Günlerce kapanıyordu onu anımsıyordum.



